Konya’da yaşanan ırkçı saldırılar katliama dönüştü. Daha önce de saldırıya uğrayan ve failleri serbest bırakılırken koruma kararı da verilen aile katledildi. Katiller silahla öldürdükleri kişileri evleriyle birlikte ateşe verdiler.
Mukavemet olarak daha önce de birçok kez yazdığımız gibi bu katliam siyasette üretilen nefret dili ve Kürt düşmanlığı üzerinden siyaseti dizayn etme anlayışının bir sonucudur. HDP İzmir Örgütü’ne yapılan ve Deniz Poyraz’ın ölümüyle sonuçlanan saldırı, Afyon’da mevsimlik tarım işçisi Kürtlere yönelik saldırı ve işçilerin memleketlerine gönderilmesi, Konya’da daha önce yaşanan saldırılar yaratılan siyasi iklimin bir sonucudur. İki gündür süren orman yangınlarında hiçbir delil, adli soruşturma, yetkili açıklaması olmadığı halde PKK ve Kürtleri sorumlu gösteren sosyal medya hesapları, daha önceki saldırıları ‘aileler arası husumet’, ‘sınır anlaşmazlığı’ gibi açıklamalarla küçümseyenler, koruma kararı olmasına rağmen korumayanlar, bu saldırılar sonrası etkili bir soruşturma, önleyici uygulama yapmayanlar Konya’daki katliamın sorumlularıdır.
Saray/AKP/MHP iktidarı güç kaybettikçe, toplumsal meşruiyeti sorgulandıkça kurtuluş olarak düşman gösterme ve düşman yaratma yoluyla toplumu kutuplaştırmayı, siyasi alanda kilit role sahip HDP ve Kürtler başta olmak üzere muhalefeti ‘düşman olarak göstermektedir.
Mukavemet olarak tüm toplumsal, siyasal muhalefetin başta siyaset dili olmak üzere faşizmi besleyen ve üreten, bu saldırılara ve katliama yol verenlere karşı kınamakla kalmayıp halkların kardeşliğini esas alan ortak bir tavır almaya çağırıyoruz.