Pazartesi, Aralık 30, 2024
spot_img

Her Türlü Emperyalist Saldırganlık ve Yayılmacılığa Karşı Halkların Yaşam, Özgürlük ve Barışını Savunacağız!

1- SSCB’nin dağılmasından sonra, ABD/Batı/NATO’nun Ukrayna’yı Rusya’ya karşı bir tür ‘mızrak ucu’ olarak kullanmaya çalışmasının yarattığı gerilim ve çatışmalar, nihayet Rusya’nın Ukrayna’ya karşı giriştiği “askeri operasyon” ile yeni bir evreye taşındı.

2- Kuşkusuz, bugün karşı karşıya gelen tarafların emperyal hedef ve amaçları arasında taraf olmak zorunda olmadığımız gibi, yaşanan bu çatışmalardan hiç etkilenmeyecekmişiz, yaşananların siyasal ekonomik ve toplumsal sonuçları olmayacakmış gibi de “yesinler birbirini” diyemeyiz.

3-Kendi egemenlerinin küresel ve bölgesel çıkarlarının koruyuculuğunu yapmaya çalışan, insan hayatından daha çok enerji nakil hatları, banka kasaları, petrol ve altın stokları ile ilgilenen bu yüzden de sorunların barışçıl yöntemler ile çözülmesi yerine, karşılıklı olarak gerilim, şiddet ve savaş politikalarını tırmandıran güçlerin arasındaki savaşta “kötünün iyisini” seçmek zorunda olmamamız (daha önceki onlarca deneyimden de yola çıkarak) bugün milyonlarca insanın hayatını doğrudan etkileyecek olası gelişmelerin bu noktaya getirilmesinde temel sorumluluğu bulunanları tespit etmeyeceğimiz ve bunlara karşı açık bir politik tutum almayacağımız anlamına gelmez.

4- Açıkça belirtmeliyiz ki, bugün karşı karşıya olduğumuz çatışmanın temel sorumlusu, Ukrayna’ya milyonlarca dolarlık silah ve mühimmat sevk eden, NATO’yu (Rusya’nın bütün itirazlarına rağmen) doğuya doğru Ukrayna’yı da içerecek şekilde ısrarla genişletmeye çalışan, Ukrayna’yı Rusya’ya karşı sürekli kışkırtan, dünyanın dört bir yanında, tarihin bir çok momentinde halklara karşı büyük suçlar işleyen ABD/Batı emperyalizmidir. Bugün somut durumda, asıl olarak, öncelikli olarak tavır alınması, mücadele edilmesi gereken ABD/Batı emperyalizminin dünya halklarına sürekli kan, gözyaşı ve ölüm getirdiği bilinen emperyal politikalarıdır. ABD/Batı’nın emperyal politikalarına karşı çıkmadan, salt Rusya’nın askeri operasyonuna karşı çıkmak gerçek durumun üzerini turuncu bir şal ile örtmek manasına gelir.

5-Bugün, ABD/Batı/NATO’nun hızla Rusya’ya karşı geliştirmeye çalıştığı Batı merkezli geniş ittifak politikası ve uygulamak istediği ekonomik yaptırımların içerik ve düzeyi, kendileri açısından meselenin salt “Ukrayna’nın egemenliği meselesi” olmadığını gözler önüne seriyor. Trump’ın Çin düşmanlığı sonrası Biden düşman yaratma bölgesini Doğu Avrupa’ya yani Rusya’ya çevirdi. Belli ki, ABD/Batı emperyalizmi, Rusya’ya (ve Çin’e) karşı sürdürdüğü küresel askeri/ ekonomik hegemonya mücadelesini, büyük ekonomik kriz gölgesinde, Ukrayna dekoru üzerinden yeni bir aşamaya taşımaya çalışıyor.

6-Ukrayna sorununun ortaya çıkmasında, Rusya’nın özellikle post SSCB dönemde Rus milliyetçisi bir çizgide, despotik bir liderlik altında, doğrudan küresel ölçekte olamasa bile, bölgesel düzeylerde sürdürdüğü emperyal hegemonya mücadelesinin de büyük rolü bulunuyor. Putin’in adeta Çar I.Petro’yu esinleyerek, Rusyayı yeniden büyük bir ülke haline getirme hayalinin peşinden gitmesinin sonucu SSCB’nin dağılmasından sonra bağımsızlığını kazanan ülkeler üzerinde yayılmacı emeller beslemesine yol açıyor. SSCB sonrası dönemde kamu kaynaklarını yağmalayarak palazlanan egemenlerin çıkarlarına göre şekillenen Rusya’nın yayılmacı hedefleri ABD/Batı emperyalizmi çıkarlarının karşı karşıya gelmesine yol açıyor.

7-Bu tabloda sosyalistler, devrimciler dünya ve bölge halklarına kan, gözyaşı ve ölüm getirecek emperyal hegemonya mücadelelerine karşı, başta ABD/Batı emperyalizmine olmak üzere her türlü saldırganlık ve yayılmacılığa karşı halkların yaşam, özgürlük ve barış hakkını savunmak görevi ile karşı karşıyadır.

Kahrolsun Emperyalist Savaşlar/Yaşasın halkların yaşam, özgürlük ve barış hakkı!

Bir Cevap Yazın

Haftalık Siyasal Durum Değerlendirmesi