Berat Albayrak istifa mı etti, yoksa AKP’nin söylediği gibi “affını” mı istedi? görünen o ki görevi bırakması istendi; AKP’nin siyaset tarzı olan “lider bilir” anlayışını çiğneyerek “affını istemek” yerine istifa etti. hatta kazan kaldırdı… AKP’nin tüm kadro ve bileşenleriyle iki güne yakın süren suskunluğu dikkate alındığında istifaya çok anlamlar yüklenebilir; ve tümü de gerçekliğin bir parçası olabilir. çünkü bu istifa sıradan bir şey değil…
Berat Albayrak Tayyip Erdoğan’ın damadı olmanın yanında siyasete girdikten sonra AKP içinde başbakan (hatta veliaht) gibi konumlandırıldı. Berat Albayrak’ın kardeşi de Pelikan Grubu’nun (Sabah Gazetesi vd. tüm yandaş yayınların) yöneticisi, sahibi veya yayın politikalarının belirleyicisi veya denetleyicisi rolünü üstlendi…
Berat Albayrak gelecekte AKP’nin başına geçebilecek en güçlü 2 adaydan biri olarak sunulurken diğer aday Süleyman Soylu ile rekabet içinde olduğu vb. haberleri çokça duyduk, okuduk. belki bunun da yansıması olarak partinin bazı il yönetimlerinin belirlenmesinde, kamudaki atamalarda etkili olduğu söyleniyor(du)…
Berat Albayrak bakan olmadığı dönemlerde Aktifbank’ı da bünyesinde bulunduran Çalık Holding’de yöneticilik yapmıştı. ABD geçtiğimiz eylül ayında uluslararası kara para trafiği ile ilgili 2008 sonrası bilgileri ‘sızdırdı’. Aktifbank’ın adı bu belgelerde yer alıyor…
ayrıca Rıza Zarrab’ın Halkbank üzerinden para transferleri yaptığı dönemlerde Halbank genel müdür yardımcısı olan kişinin görevden alınan Merkez Bankası başkanı olduğunu (ABD’nin yeni başkanı Joe Biden’in seçilmesiyle eş zamanlı görevden alındığını) göz ardı etmemek gerek. Tayyip Erdoğan’ın kendi iktidarına olumsuz etki edebilecek kişilerin göz önünde olmasını istemediği biçiminde bir okuma yapılabilir. aynı anda Hazine ve Maliye Bakanlığı’na atanan Lütfi Elvan’ın İngiltere ve ABD’de doktora yapmış olmasının batıya yönelik mesaj içerdiği düşünülebilir. Joe Biden’la aynı okulda doktora yapmış olmasını bile düşünmüş olabilirler (yararı olup olmayacağını izleyip göreceğiz).
AKP içi güç yarışında Berat Albayrak’a karşı olan 30-40 milletvekilinin Bülent Arınç aracılığı ile istifasını istediği, yoksa Deva ve Gelecek partilerine geçecekleri söyleniyor. bu iddia doğru olsa bile bildiğimiz Tayyip Erdoğan’ın böylesi hamleleri savuşturacak yöntemler konusunda deneyimli olduğu açık. fakat damadın kazan kaldırarak istifa etmiş olması ve istifa mektubunda “at izi it izine karıştı” deyimini kullanması parti içindeki kliklerin varlığını göstermesi bir yana bu deyimi kullanabilmiş olması bu kliklerin görünür olmasını tetikleyebilir…
bundan sonra ne olursa olsun AKP eskisi kadar rahat olamayacak, blok olarak davranıyor görüntüsü veremeyecek. Berat Albayrak’ın istifasının satır aralarında kullandığı “at izinin it izine karıştığı, hak ve batılı ayırt etmenin zorlaştığı” gibi nitelemeler kimleri işaret ediyor; ilerleyen günlerde göreceğiz…
Tayyip Erdoğan’ın istifayı kabul etmesi ve daha erken düşünülen fakat istifanın şekli nedeniyle şu an ertelenen ve parti kongresi sonrasına bırakıldığı söylenen yeni bakanlar kurulunda yer vereceği kişiler AKP’nin geleceğinin ipuçlarını da verebilir. fakat bu istifa istendiği gibi (sessiz sedasız) gerçekleşmediği ve Berat Albayrak ‘kazan kaldırarak’ istifa ettiği için artık her şey beklenebilir. bu arada MHP’nin iktidar içindeki temsili rolü üstlenen Süleyman Soylu’nun yeni bakanlar kurulu’nda olmaması ve MHP içinden birinin bakan yapılmaması durumunda erken seçim daha da erken olabilir. (eğer Tayyip Erdoğan erken seçimi düşünüyorsa ki artık ok yaydan çıktı, bakanlar kurulunu tümüyle değiştirip geçmişin sorumluluğunu da onlara yıkıp yeni yüzlerle vitrin oluşturabilir.)
muhalefetin etkisiz ve etkinliksiz kalmayı siyaset olarak seçtiği, iktidarın olumsuz politikalarının yaratacağı tepkinin kendisine yöneleceği beklentisiyle hareketsiz, hatta öngörüsüz ve plansız durumu en büyük sorun. muhalefet etmeyi haftada bir kürsüden seslenmek ve meclise sıkıştırmaktan vazgeçmediği sürece bir değişim, dönüşüm ve iktidar beklemek, iyimserlikten öte düş kurmaktır…
bu arada AKP’nin hazırladığı yeni seçim kanununa ilişkin bazı bilgiler yer aldı medyada. seçim barajının %5-7 olması, parti değiştirmek için bekleme süresi, yeni seçim bölgeleri oluşturulması, muhtarlık seçimlerinin yerel yönetim seçimlerinden ayrı yapılması gibi önemli değişiklikler içeriyor… bu hazırlıklar AKP’nin oy kaybettiğini kabul etmesi anlamına geldiği gibi muhalefet partilerini (özellikle CHP ve HDP’yi) de parçalamaya dönük hamleleri kendisi yapamasa bile düşünenleri yüreklendireceği anlamına geliyor…
